Bu yaziya nasil baslayacagimi hic bilmiyorum. Tam bir icguduyle basladim, bir pazartesi sendromu, bir depresif anin urunu olacak. Her an ic dokmenin verdigi rahatlamayala cok olumlu, son derece mutlu bir yaziya da dnusebilir, uyarmadi demeyin.
Sanirim 10. yilimdayim ilk yurtdisina cikip, calismaya baslayali beri.
Rusya'da daha once anlattigim gibi kucuk bir koyde cok guzel yillar gecirdim. Hayatimizin coook buyuk bir kismini is kapliyordu ve is arkadaslarimizla gecirdigimiz saatler. Ancak benim gibi pek cok konuda huzursuzluk duyan insanlar icin cok korunakli, cok mutlu, endisesiz bir hayat. Vardi endiseleim ama baskaydi sebepleri. 6 hafta calisir, 2 hafta anamin babamin yanina doner tatil yapardim. Tatil denirse onlara. O ilk 2 haftadan beri degisen pek bir sey yok. Alelacele arkadaslar, aile gorulur, doktor ziyaretleri yapilir (aman ha hastalanirsak nereye gideriz), alinacak ihtiyaclar onceden yapilmis liste yardimiyla tamamlanir ve hooop yine ise doneriz. Bu hayat genelde "vaaay ne cok tatil yapiyorsun" seklinde karsilanirdi. Diyemezdim ki "6 hafta boyunca 7 gun calisiyorum, sinema yok, tiyatro yok, ailen, arkadaslarin yok. Desarj olmaya, rahatlamaya ihtiyacimiz var, tatil degil kendimize gelebilme sansi veren araliklar"
Sonra Endonezya geldi. Ooooo burda sansliydik. Cakarta'da her seyi bulabiliyor, haftasonu resmi tatile denk geldi mi atlayip Bali ve insanlarin cok bilmedigi muhtesem yerlere gidiyorduk.
Yine de hep ama hep bir seyler eksikti. Arkadaslarindan yavas yavas uzaklasirsin. Onlardan uzaklasmak istemedigin icin kendince cirpinirsin, yine de gunluk dertlerimizin icine giremedigimiz icin uzaklasirsin. Bunun bogazina koyuverdigi dugumle de savasirsin falan. Ailen yani annen baban hep ordadir ama. Onlar seni ozune, gercekligine bagli tutarlar.
Diger expat arkadaslarimizla konusurum. "Tatil nasildi? Hangi tatil? Milletin evine ziyarete gitmekten, ordan oraya gisip is halletmekten tatil mi oldu ki?" cevabi gelir. Bir de "bir dahaki severe herkesi bizim eve cagiriyorum, birlikte kalacagiz. Boylece zamandan tasarruf ediyorum:)" ekleniverir. Muzaffer bir komutan edasiyla muthis bir organizasyon yapmanin mutlulugu gorulmeye deger. Daha isinin basina donersin, bir dahaki tatili , ucuz bileti, tarihleri ve nereye (kendi ulkene mi, kocanin ulkesine mi, baska bir ulkeye bir tarafimizdan ter damlayarak kosturmaya mi gitmeli?) gitmeli sorunsali baslar.
simdi su yaziyi okuyanlarin bir kisminin "yahu bunlar da ne sikayet edermis. Sen o tatilleri bana ver, bak ben neler yapiyorum" diye dusunmezse ben de Zeynep degilim. Iddialiyim, cunku bakis acisi hakli olarak bu:) Davulun sesi uzaktan hos gelir. Aman atalarimiz ne de guzel demis.
Bu expat hayatin istedigin, alistigin yiyecegi icecegi bulamadigin, istedigin yere yurumedigin, istedigin yere arabani alip gidemedigin, yavrunu anama sattim oh bu da kahve keyfim diye IG'ye koyamadigin halleri var. Daha sayarim ama neyse.
Iyi yonleri de yok degil. Karisanin yok, Turkiye'de cok karsilastigimiz "Aman bu cocugun ayaginda neden corap yok, onu yedirme bunu icir, ay cok aglatma ver istedigini n'olucak" halet-i ruhiyesinde insanlar yok. Cocugundan bir tek sen sorumlusun. Bakicisinin nasil davrandigina, cocuga bir bakisini yakaladimlara falan da yer yok.
Bizim de trafikte 2 saat direksiyon basinda oturma derdimiz yok. Is-ev yakin, soforumuz var, mecbuuuur. Cokca tatil yapiyoruz!!!!!!! (Bu yaziyi ben yazdigima gore bunu hem olumlu, hem olumsuz sayabilirim) Yani ben isten 2 hafta uzak kaliyor, cocugumla dolu dolu 2 hafta gecirebiliyorum her 8 haftada bir. Kendi ulkesinde yasayan ve degil 8'de 2 kalabilmeyi, haftasonu bile cocuguna doyamayan annelere gore cok ama cok sansliyim.
Sozun ozu, bu yasami seviyorum ve yine pek cok expatin sordugunuzda soyleyebilecegi gibi bu yasam hem guzel, hem zorlu, hem de ayni yerde kalin deseler ay ruhumuz daraldi hep ayni seylerden diyecek kadar heyecanli.
Boyle kendimi olan bitenden yorgun, bezgin hissettigim gunlerde hatirladigim bir laf var. Birinin anneannesi soylemis yoruldum diyen torununa. "Olunce dinlenirsin kizim" Hayat yasamak icin var, dinlenmek icin degil:)